makyaj blogları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
makyaj blogları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Clinique Repairwear Laser Focus All Smooth Fondöten



Merhaba

Clinique Repairwear Laser Focus All Smooth Fondöten hakkında konuşmak için buradayım. Düşününce aslında benim tam bir fondöten insanı olduğum sonucuna varıyorum ancak bazen o kadar yoruyor, o kadar ağır geliyor ki... Bu sebeple bir süredir farklı bb kremler denemeye başladım. Blogger arkadaşım Blogluyorum Gökçe'nin blogunda Clinique Repairwear Laser Focus All Smooth Fondöten yazısına denk geldim. Kendisi ile konuştuktan sonra da almaya karar verdim.

Ürün anlatıldığı kadarı ile tam aradığım gibiydi. Şimdi biraz bu fondöteni tanıyalım sonra ben deneyimimi anlatayım.


Clinique Repairwear Laser Focus All Smooth Fondöten 30 ml cam şişede. Ancak yukarıdaki fotoğrafta gördüğünüz gibi uygulama için pompa, aplikatör gibi herhangi bir aparata sahip değil. Burada sizin refleksleriniz önemli :D Yani böyle bir marka bunu neden atlar bilemedim ama vardır bir sebebi Clinique kadar bilecek değiliz di mi?  Bendeki rengi shade 3. Aslına bakarsanız bu bana koyu gelir diye düşünmüştüm. Klasik blooger cümlesi "bana bir tık koyu geldi" demeyeyim diye biraz tedirgin oldum ancak Gökçe benden açık tenli, ona bile uygun olduysa dedim ve bunu seçtim. Pişman da olmadım. Vaatlerinde ise UV hasarı giderici olduğu belirtilmiş. Kırışık ve çizgi görünümünü azalttığı, yaşlanma belirtilerini ortadan kaldırıldığı söylenmiş. Cildin dış etkenlere karşı savunmasını güçlendirdiği ve pürüzsüzleştirdiği de vaatler arasında. SPF 15 olduğunu da atlamayalım. 

Bu fondöten ince yapılı ve oldukça akışkan. Fırça, sünger ve ellerimle kullandım, en iyi sonucu süngerle aldım. en kötü sonucu da fırça ile. Aslında ince yapıdaki fondötenler fırça ile daha iyi sonuç verir. İnce bir kat uyguladıktan sonra kapatıcılığı arttırmak amaçlı bir kat daha uyguladığım oldu. Mat fondöten sevenler için çok uygun bir ürün olduğunu söyleyemeyeceğim, nemli bir bitişi  var. Kapatıcılığı bana göre ortanın biraz altında. 


Uzun vade kullanımda kırışıklık ve çizgilerde ne gibi bir iyileştirme yapar onu bilemem ama bende etkileri şöyle oldu. Yüzümde ağırlık hissetmedim, iki tur tabir ettiğim iki defa üzerinden geçme durumunda bana ancak yeterli geldi. İşin aslı fondöten ile kapatılması gereken önemli bir sorun yok cildimde ama yine de renk eşitliği ve tek renk zemin için bir miktar kapatıcılık bekliyorum ve bu sebeple iki defa uyguladım üst üste. Cildimde herhangi bir irritasyona sebep olmadı. Cildi sağlıklı gösteriyor olması en güzel yanı oldu benim için.

Fiyat performans olarak değerlendirmemi isterseniz, biraz düşünmem lazım. Marka sevdiğim ve güvendiğim bir marka ama bilemedim bir daha alır mıyım? Şöyle söyleyeyim; içerik sizin için her şeyden önce geliyorsa ki bir çok fondötene göre içerik iyi, nemli bitişi seviyorsanız, fazla kapatıcılık aramıyorsanız fiyatı da önemli değilse elbette size göre bir ürün bu. 

İçeriğini altta paylaşıyorum. Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler




Devamını Oku »

Miniso Ojeler / Purple-Green


miniso-oje



Merhaba

Bugün Miniso ojelerin iki farklı renginden bahsetmek istedim. Miniso mağazaları çok fazla olmadığından bugüne kadar bir türlü alamamıştım. Aslına bakarsanız Kanyon mesafe olarak bana en yakın ama çok ters tarafta kalıyor, fırsat kolluyorken Vialand'a gittim ki dünyanın yolu. Miniso'yu orada görünce paldır küldür girdim içeri ve direkt ojeler neT75TRrede diye dolanmaya başladım.  Bulduğumda da hemen purple ve green renklerini aldım. Şimdi size bu iki renkten bahsedeceğim.

Önce ortak özelliklerine bakalım. Mesela şişeler! Sizce de çok sevimli değiller mi? Pembe kapakları  onları farklı ve sevimli yapan. İlk gördüğümde acaba kavrama sorunu olur mu oje sürerken dedim ama hiç öyle olmadı. Parmaklarınız arasında evirip çevirince kavrayabileceğiniz noktayı bulup, uygulamayı gayet rahat yapabiliyorsunuz. Fırçaları da kolay sürüme uygun, sorunsuz. Şimdi bağımsız özelliklere geçelim.

Miniso Oje Purple

miniso-oje

Adı mor olsa da tam bir mor değil aslında bana göre . Pembe lila mor karışımı bir renk. İçinde pırıltı simdem kaynaklı değil sim yok bol ışıltı var ojede. Kuruma hızı fena değil, uzun sürede kuruma bekledim aslında ama öyle olmadı. İnce yapılı bir oje. Tırnaklarımda iki kat uygulanmış halini görüyorsunuz, baz yok. Bana göre iki kat değil de üç kat daha bir rengi belli edecekmiş gibi geldi. Kalıcılığına gelince de bozulmadan iki gün kaldı tırnaklarımda. Temizleme işlemi zor olmadı, kolayca arındı tırnaklardan.


Miniso Oje Green

miniso-oje

Koyu kıvamlı bir oje green. Gördüğünüz gibi su yeşili.  Öyle tek kat iki kat filan yazık ki olmuyor. 3 katta ancak biraz toparlandı gördüğünüz gibi. Yağlı boyaları bilir misiniz? Hani eskiden kapı pencere boyanan yağlı boyalar. Onun gibi bir yapısı var, tırnak etlerine bulaştığında öyle asetonla, temizleme kalemleri ile alıp, basitçe düzeltmeniz mümkün değil dağılıyor. Kalıcılığı da kat kat sürüldüğü için fazla olmadı. Ertesi sabah tırnak uçlarından soyulma usulü ile gitmeye başladı. Temizleme işlemi de yine zor olmadı. Rengini çok çok sevdiğim ama beni zorlayan ojelerden biri oldu.

Miniso ojeler yine Miniso mağazalarında satılıyor arkadaşlar. Farklı renkleri de var tabi. Ben yine farklı renklerinden alacağım yolum düşerse. Özellikle Miniso Soyulan Oje ilgimi çekiyor. Bu arada yukarıda anlattığım ojelerin fiyatı 5.25 lira.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler


miniso-magazalari










Devamını Oku »

Cecile Metallic Eyeshadow

cecile-metalik-tekli-farlar


Merhaba

Renkli kozmetik ürünlerinde son zamanlarda sıkça karşılaştığımız metalik furyası oldukça benimsendi makyaj severler tarafından. İşte böyle ürünlerden Cecile Metallic Eyeshadow bugün blogun konuğu. Cecile metalik  farlardan bahsedeceğiz.

Hemen burada Cecile Kozmetik hakkında bir bilgi vereyim; markaya beni yaklaştıran ilk özelliği %100 bir Türk markası olması. İzmir kökenli bir marka. Online satışları yoğun, ancak kendi mağazalarını da açmaya başladılar. Mesela İstanbul'da iki satış noktaları var. Elbette bir çok kozmetik mağazasında da Cecile ürünlerine rastlamak mümkün. Tabi bir çok kozmetik mağazasında da markanın ürünlerinden temin edebiliriz. Benim kullanıp yazdığım marka ürünleri için blogun arama bölümüne Cecile yazmanız yeterli.



Şimdi geçelim Cecile metalik farlara.  Bendeki renkleri ME04 ve ME01 aşağıda swatchları görüyorsunuz. Daha altta da  ME04 renginin kardeşimin gözlerinde uygulanmış halini görüyorsunuz. Malum benim gözlerim hala tam olarak düzelmediğinden göz zevkinizi bozmak istemedim. Kardeşimin gözlerinde göstermek istedim. Bu arada göz kapaklarında baz yok. Ten rengi bir toz far ile zemin yaptım ardından Cecile metalik farı uyguladım göz kapağında. Katlanma bölgesini de iyice dağıttım.

cecile-metallic-eyeshadow

cecile-metalik-farlar

Cecile Metallic Eyeshadow sağlam görünen şeffaf kapaklı bir ambalajda. Toz far olmasına rağmen kremsi bir yapısı var ve yumuşacık. Evet biraz tozutuyor ama diğer güzel özellikleri bunu görmezden gelmemize sebep olabilir.  Hatta ben ilk dokunduğumda yapısını görünce tozutmaz demiştim, öyle değilmiş. Cecile metalik far yine yapısı gereği parmaklarımızla uygulama yapmaya da müsait, fırça kullanmayı sevmeyenler var, bunu bildiğim için özellikle vurgulamak istedim. Metalik yansımalar makyajı tamamladıktan ve farı dağıttıktan sonra kolumda gördüğünüz kadar kalmıyor. Ama bu da tercih meselesi tabi. Benim kadar dağıtmazsanız blok haline tampon hareketlerle uygulamak için de oldukça uygun. Kalıcılığı da gayet iyi ve bu anlamda en güzel tarafı gün içinde, ilerleyen saatlerde parçalanmıyor.  Yavaş yavaş siliniyor. 

Cecile'in sitesinde bu farların  altı ayrı rengi var ve şu an %50 indirimde bilginiz olsun. Sadece Cecile Metallic Eyeshadow değil tüm ürünlerde bu indirim var.
Bu yazıya Google aracılığılığı ile geldiyseniz anlık paylaşımlarım için beni instagram huzunsarisiblog hesabımdan da takip edebilirsiniz.

Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler

cecile-eyeshadow

Devamını Oku »

Mara Mirror Effect Oje

mara-mirror-effect-oje-altin


Merhaba 

Son zamanlarda bolca gördüğümüz ve içimizi açan Mara Mirror Effect ojeden  altın rengi. Ayna efektli ojeleri baktığımız her yerde görür olduk ve nasıl cezbedici nasıl al beni diyor değil mi? 

İlk gördüğümde mutlaka bir kaç rengini almam lazım diye düşündüm. Altın, gümüş bronz ve kırmızı renkleri aşırı ilgimi çekmişti. 'Çıkınca üç tanesini seçip alayım' dedim ama o günlerde bir türlü ilgili mağazalara gidemedim. O arada blogger arkadaşlarım deneyimleyip yazılarını yazmaya başlamışlardı bile. Uygulaması çok zor olan ojeler olduğunu, ayrıca renklerine göre performanslarının da değiştiğini okudum bir çok blogda. O zaman ben bir tane alıp deneyeyim dedim ve bir kozmetik alışverişimde attım altın rengini sepete. Deneyimledim farklı şekillerde. Şimdi de sizinle paylaşmak istedim.

Ambalaj da altın rengi Mara Mirror Effect ojede, çok şık görünüyor sizce de öyle değil mi?  Alttaki fotoğrafta gördüğünüz gibi lastik gibi uzayan bir yapısı var ve çok koyu.


Gelelim nasıl uygulandığına veya nasıl uygulanamadığına. Eğer tırnaklarınıza bir baz sürmezseniz tırnağınızdaki tüm hatalar olduğu gibi belli oluyor. Tek kat uygulamada rengini veriyor ama ojenin toparlanması için iki kat sürmek lazım. Kalın bir baz ile kullanırsanız bazın çok iyi kuruması lazım, onun üzerine ayna efektli ojenizi sürebilirsiniz ama onda da şöyle jilet gibi bir görüntü beklemeyin. Oje kurudukça biraz toparlanıyor ama bir çok fotoğrafta gördüğümüz o görüntü olmuyor. İdare eder bir görüntü diyebiliriz. Üzerine top coat sürülünce daha parlak oluyor denilmişti, ben hiç öyle görmedim. Bu sıradan bir oje değil ayna efektli bir oje. Top coat o ayna görüntüsünü alıyor ve parlak altın rengi bir oje haline geliyor. 

Ojenin kuruma hızına gelince, yapısına göre uzun sürer diye düşünebilirsiniz ama değil. Bazsız uygulamada kısa sürede kuruyor. En çok şaşırtan ise kalıcılığı oldu. Kalın yapıda olduğundan kabuk gibi soyulur gider diyordum. Çok fazla el yıkayan biri olmama rağmen 3.gün sağ elimin tırnak uçları hafif soyulmaya başladı. 

mara-ayna-efektli-oje



Mara Mirror Effect ojeleri Gratis ve Watsons mağazalarında bulabilirsiniz. Fiyatı 20 lira. Tamam çok iyi düşünülmüş ama sorunlu bir oje. Bana göre pahalı bu şartlarda ki yakın tanıyanlar bilir uygun fiyatlı ürünleri tercih etmeme rağmen ojeye verdiğim paraya acımam. Ama 20 lira gerçekten fazla. Ben buna rağmen kırmızı rengini de almayı düşüyorum. Bir de onu deneyip sizlerle paylaşırım.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler
Devamını Oku »

Essence Matt Matt Matt Longlasting Lipgloss

essence-matt-matt-matt-longlasting


Merhaba

Essence Matt Matt Matt Longlasting Lipgloss ile renkli bir gün dilemek istedim. Son zamanlarda bu ürünün satıştan kaldırılacağını duydum, bu gerçekleşir mi bilmiyorum ama bence adı değişerek bu lipgloss satılmaya devam etmeli. Neden böyle dediğimi de şimdi anlatacağım.

Bendeki rengi 03 Girl of today 5ml bir ürün. Tasarım olarak alıştığımız lipgloss ambalajları dışında alt tarafa doğru hafif bombe verilmiş, bir tombulluk mevcut.


Sünger aplikatör de alıştıklarımızın dışında. Yassı ve hafif üçgen görüntüsü var. Bana göre gereksiz bir detay çünkü bu aplikatörle kontrolü sağlamak pek kolay değil. Sıradan olsaydı keşke ve uygulama esnasında sorun yaşamasaydık. 


Renk de gördüğünüz gibi pembe ama sanki biraz gül kurusu da hakim. Şimdi gelelim performansına. Yumuşak bir sürümü var, hoş bir kokusu var. Vaatlerine göre değerlendirirsem; sabitlenmesi geç oluyor ve sadece bende mi bilmiyorum ama asla tam mat olmuyor.  Üzerinde üç defa mat yazınca ultra mat olacağını düşünmüştüm. Yukarıda bahsettiğim gibi fırçası çok başarılı değil kendi rıj fırçalarımla daha başarılı uygulama sağladım. Kapatıcılığı iyi diyebilirim bir kat veya en fazla ikinci kat gayet örtücü. Dudaklarımı kurutmamasını sevdim.  Yine ürün adında geçen Lonlasting yani uzun ömürlü ibaresine çok uygun değil yani fazla kalıcılığı yok. Ancak bir şey yiyip içmezseniz bir kaç saat bozulmadan kalabilir. İçlerden silinerek kaybolmaya başlıyor yavaş yavaş. 
Rujun yapısı da biraz farklı. Öyle yapış yapış veya akışkan veya tam koyu kıvamlı değil havalı bir ürün, köpük gibi. 
Yazımın girişinde yazdığım gibi adı değişip devam etmeli. Çünkü tam mat değil uzun süre kalıcı değil ama yapısı kapatıcılığı ile güzel ve kullanabileceğim bir ruj Essence Matt Matt Matt Longlasting Lipgloss.
Essence ürünleri benim bildiğim kadarı ile Rossmann ve EveShop mağazalarında satılıyor ve çoğunlukla uygun fiyatlı ürünler. Aslında eskiden daha uygundu fiyatları ama bizler alıp deneyip güzelliklerini yazdıkça fiyatlar tırmanışa geçti diyebilirim.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler







Devamını Oku »

Gabrini Lovers Rouge Kalem Rujlar

gabrini-lovers-rouge-kalem-ruj


Merhaba

Gabrini Kozmetik'in hızına yetişmek ne mümkün. Yeni dudak ürünlerinden Gabrini Lovers Rouge Kalem Rujlar bugünün konukları. Biraz bakalım nasılmış bu kalem rujlar.
Bundan kısa bir süre önce Gabrini Matte Lipstick Crayon serisini anlatmıştım. Marka isminin üzerine tıklayarak okuyabilirsiniz.

Şimdi Lovers Rouge rujların bende olan renklerine ve performanslarına birlikte göz atalım. Rujlar 3 gr ve asansörlü. Kalem rujlarda asansör olayı büyük kolaylık tahmin edersiniz ki. Bildiğim kadarı ile 12 rengi var bu serinin. Hemen kolumun üzerinde renklerine bakalım.



Burada gördüğünüz renkler 11 ve 09  numara hariç pembe alt tonlu rujlar. Tamamının özellikleri ise birbiri ile aynı diyebilirim. Sürümü kolay ve pratik. Renkleri dudağınızda görebilmek için üst üste uygulama yapmanıza gerek yok.  Gayet rahat bir şekilde istediğiniz rengi görebiliyorsunuz dudaklarınızda. Bu rujlar benim dudaklarımda ne tam mat ne de tam saten durdular, ikisinin ortası diyebilirim duruşları için.

Kalıcılıklarına gelince, öyle uzun süren bir kalıcılıkları yok onu belirteyim. Özellikle bir şeyler yeme içme sonrası silinmeler başlıyor sadece dudak kenarları kalıyor, ortalar bomboş neredeyse. Yani mutlaka o gün kullandığımız Gabrini Lovers Rouge rengini yanımıza alıp ara ara tazelemek zorundayız. 

Gabrini Lovers Rouge Kalem rujlardan en en en sevdiğim dudakları nemlendirmesi ve çizgileri fazla göstermemesi oldu diyebilirim. Bir de bunların bir kırmızısı var 05 numara muhteşem bir kırmızı bana göre. Çok aradım ama geçen hafta bulup aldım. Onun yazısını bağımsız yazmayı düşünüyorum en kısa zamanda. 

Yeni bir yazıda görüşmek üzere
Sevgiler


Devamını Oku »

L'rouge Deo Spray

lrouge-deo-sprey


Yeniden Merhaba

En sonunda yaz geldi ve pir geldi. Yaz gelsin diye isyanlar edenlerin bir çoğu pişman ama ben her şeye rağmen razıyım, kış sevmiyorum. Yaz mevsiminin korkunç hallerinden biri de ter kokusu. Bir de benim gibi kokuları aşırı alıyorsanız, yaz bu anlamda kabus olur. Kendini bilen ve ter kokusu önleyici önerileri takip edenler için L'rouge Deo Spray bugünün ürünü.

Size tüm samimiyetimle söylüyorum; ter kokusu yüzünden bir gün minibüste yarı baygınlık geçirdim, pazarda da başım döndü sendeledim. Bir de o kadar eminler ki kendilerinden bu saygısız insanlar, kollarını kaldırmaktan hiç çekinmiyorlar. Bazı insanların teri fazla kokar bu onların suçu değil ama dikkatsiz davranmaları tamamen onların suçu.

Neyse ben öfkemi buralara döküp atarlanmadan ürüne geçeyim:)


50 ml spray formunda bir koltuk altı ürünü L'rouge Deo. Amacı terlemeyi önlemek değil, ter kokusunu önlemek. 
Aliminyum içermiyor, paraben ve türevlerini içermiyor. Boya,gaz ve hayvansal katkı da içermiyor. Biotin ve çeşitli bitki özleri içeriyor. Ürün koltuk altında kullanılıyor ve biotin içeriyor. Aslında B grubu vitaminlerinden Biotin, ancak daha ağırlıklı saç, kirpik tırnak bakımında kullandığımız bir içeriğin koltuk altında kullanılması uzun vadede neler yaşatır bilemedim. Anladınız sanıyorum anlatmak istediğimi:)

Ürünü kullandığım süre boyunca ter kokusu hiç olmadı, gayet başarılı bu konuda. Fazla fazla terlediğimde bile böyle bir şey olmadı. Havuza denize girmekle, duş almakla etkisi geçmez demişler sitelerinde. Bunları da denedim bu konuda da kesinlikle doğru yazılanlar. Bu arada L'rouge Deo Spray fiyatı 30 lira civarı

Kullanım önerisi olarak temizlenmiş kol altına 20 cm mesafeden püskürtmek yeterli.
Bu ürün aynı özelliklerle roll on veya stick şeklinde olsaydı çok daha fazla sevecektim sanırım. Sıkarken ağzıma burnuma gelmesi genzime kaçması canımı sıktı. Yüzümü ne kadar geri çevirsem de kaçmak mümkün olmadı:) Bunun dışında çok başarılı bulduğum ter kokusunu önleyici ürünlerden biri oldu L'rouge Deo Spray.

Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler






Devamını Oku »

Avene Termal Su



Merhaba

Tam zamanı diye düşündüğüm bir ürünle geldim bugün. Avene Termal Su. Siz benim 'tam zamanı' dediğime bakmayın, dört mevsim kullanabilirsiniz ama ben en çok yaz aylarında kullanıyorum.
İki yıl öncesine kadar başka bir marka kullanıyordum aslında ama Avene Eau Thermale Water Termal ile tanıştığımdan beri böyle devam ediyorum.

Geçenlerde bir yerde termal sular ne işe yarar diye bir soru görmüştüm, hemen oradan başlayayım. Sonra Avene Termal Su yorumuma geçeyim.
Vaatlerinde ve işlevlerinde küçük farklılıklar olsa da genel olarak termal suların en önemli işlevleri rahatlatıcı ve nemlendirici olmasıdır.
Biraz daha açalım; kullanım alanı çok geniş termal suların. Cildi nemlendirmek için makyaj öncesi veya cilt temizliğinden sonra, makyaj sabitlemek için makyajdan sonra, güneş sonrası rahatlamak amaçlı, epilasyon sonrası ilgili bölümlere hatta yaraların üzerine.

Ürünün farklı boyutları var. Bende olanlar Avene Termal Su 300 ml ve 50 ml. 300 ml olanı çantaya at çık yapmanız mümkün değil oldukça büyük, ev tipi diyelim biz ona:) Ama diğeri gayet uygun yanınızda taşımak için.

Şimdi ben en çok ne amaçla kullanıyorum onu söyleyeyim. Yaz aylarında daha sıklıkla kullandığımı söylemiştim; yüzüme kullanıyorum mesela en çok. Makyaj sonrası yüzümün terlemesini engellemek için. Makyajın üzerine su sıkmak makyajı bozabilir diyen olacaktır, kullanmayanlar yani. Hiç bir şey olmuyor makyaja. Makyajı sabitleme özelliğinden bahsediliyor termal suların, ben böyle bir özellik gözlemlemedim ama umurumda da değil rahatlatıcı etkisi yetiyor bana. Güneşin ardından duş öncesi veya duş sonrası yine rahatlamak amaçlı kullanıyorum. Banyoya gitmeye üşendiğimde makyaj süngerimi ıslatıyorum. Yara, sivilce veya epilasyon sonrası hiç denemedim onu da belirteyim. 

Avene Termal Su  püskürtmeli bir başlığa sahip ve çok sevdiğim bir nokta da burada. Deodorantlarda olduğu gibi püskürtmüyor. Dengeli dağıtarak atıyor suyu ve yüzünüzü sabit tutsanız da her noktasına ulaşıyor termal su. 
Dediğim gibi iki yıldır kullanıyorum, kullanmaya da devam edeceğim. Fiyat performans diye soranlara da cevabım: gayet başarılı:)

Siz hangi marka termal su kullanıyorsunuz?
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler
Devamını Oku »

Sleek CC Cream

sleek-cc-krem

Merhaba

Başarılı bir ten ürünü ile birlikte selamlıyorum bugün sizi. Sleek CC Cream. bu yılın başlarında almıştım ancak yaz başladığından bu yana deneyimlemeye başladım.
Yazın ağır makyaj yapamıyorum, aslında bu bana has bir durum değil, bir çok kadın mümkün olduğunca hafif makyaj tercih ediyor. Hatta mümkün olsa sıfır makyaj:)
Neyse efendim durum böyle olunca yaz mevsiminde ilk yaptığım BB kremlere geçmek oluyor ve tabi artık CC kremlere.
Sleek CC ise favorilerim arasına girdi bile. Nedenini de anlatacağım. 
Önce özellikle ve vaatlerinden bahsedeyim.  
Ürün kalın plastik, yassı bir ambalajda, 25 ml. İçeriğindeki, serbest radikallerin neden olduğu hasara karşı cildi korumaya yardımcı olan C vitamini, kırışıklıkları, ince çizgileri azaltır ve cildin elastikiyetini geliştirirmiş. Nemlendirici etkisi varmış ve orta kapatıcılığa sahipmiş. İçindeki spf ise 29.

4 ayrı rengi var. Fair, light, medium ve lark. Bendeki renk light. Yalnız renkler arasında ciddi ton farklılıkları var. Ve renkler koyu görünse de uygulandığında açılıyor, yani mutlaka almak istediğinizde deneyim. Mesela ben buğday tenli olmama rağmen gördüğümde koyu geldi ancak küçük bir uygulama yapınca doğru renk olduğunu fark ettim. Alıntı bir fotoğrafla tüm renkleri yazının sonunda paylaşacağım.


Şimdi geçelim performansına. Sleek CC Cream'in Kapatıcılığı ortanın altında. Mat ancak öyle kurutan pul pul olan ten ürünlerinden değil ki biliyorsunuz benim cildim kuru. Cildinizde kapatılması gereken bölümler varsa bunun için ayrı bir kapatıcı kullanmanız gerekecek. Ancak ciltteki renk tonu eşitlemesi, bir makyaj bazı olarak oldukça başarılı. Ağırlık yapmamasını, cildin nefes aldığını hissettirmesini de sevdim. Gün boyu kaldığı vaatler arasındaydı, bu da doğru. Yani 8 saat kullandım en fazla, bu benim için yeterli.
Sevmediğim tek özelliği ise boyut-fiyat değerlendirmesinde oldu. Ben ilk aldığımı 40-45 lira gibi bir rakama almıştım, indirimliydi. İki gün önce bir tane kendime bir tane de sizlerden biri için aldığımda indirim yoktu 54 liraydı rakam. (Bugün/yarın instagramda çekiliş başlayacak).
Eğer Sleek CC Cream fiyatı size çok yüksek gelmediyse bir CC krem olarak oldukça başarılı olduğunu söyleyebilirim. 
Deneyen var mı? Sizler performansını nasıl buldunuz?
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler

Bu fotoğraf alıntı


Devamını Oku »

Maia Soyulabilir Siyah Maske

soyulabilir-siyah-maske


Merhaba

Yine bir soyulan maske ile buradayım, yine bir siyah maske. Maia Soyulabilir Siyah Maske. Hiç uzatmadan anlatmaya başlayayım isterseniz.

Ürün 150 ml tüp ambalajda, akışkan kıvamı olan bir maske. Evet soyulabilir maske. Vaatleri için markanın sitesine baktım ancak çok çeşitli maskeler olmasına rağmen bu maske yoktu sitede. Farklı yerlerden ulaştım; ambalaj üzerindeki ifadeler pek doyurucu gelmedi işin açığı. Hep söylediğim gibi ürünleri vaatlerine göre deneyimleyip yorumlamak en uygun olanı. Tabi yorumlarken beklentilerimizi belirtip, uyup uymadığını anlatmak da sanırım tamamlayıcı oluyor. 

Belirtilen vaatler: Cilt aşırı yağlı da olsa aşırı kuru da olsa bu maskeyi kullanabilirmişiz. Solgun, sivilceli ve siyah noktaları olan ciltlerde de kullanabilirsiniz diyor, demek ki iddiaları böyle. Kullanım önerisi ise temiz ve kuru cilde göz çevresi hariç ince bir tabaka halinde uyguluyoruz 20 dakika bekletip soyuyoruz. Maskenin ardından cildin hava alması için 20 dakika kadar makyaj yapılmaması öneriliyor.
Maia Soyulabilir Siyah Maske'nin içeriği aşağıda görüldüğü gibi. Tertemiz bir içerik olmasa da kullandığımız bazı cilt bakım ürünlerinden iyi gibi görünüyor.

Şimdi geliyoruz benim yorumlarıma. Yukarıda söylediğim gibi akışkan bir yapıda ve ilk defa denk geldiğim bir kıvamı var, lastik gibi uzuyor. Hani sıcakta eriyen sakız bir yere yapışır da kurtarmak isterken esner de esner, tıpkı onun gibi:)) 
Daha önceki soyulabilir maskelerde fazlaca acı tecrübem olduğundan ilk uygulamayı yüzümün tamamına yapmadım:) Yanağımda yaklaşık 2-3 cm çapında bir bölüme ve burun kenarlarına uyguladım. Aynen tahmin ettiğim gibi yanağımdan soyarken canımı yaktı. Burun kenarlarımda ise aynı şeyi hissetmedim. Biliyorsunuz benim burun hariç cildimin tamamı kuru. Burun çevresindeki yağı yazık ki tam anlamı ile almadı. Siyah nokta temizlemedi. Cildimin tamamına uygulasam ne değişirdi bilmiyorum ama deneyimlediğim yerlerde vaatlerini yerine getirmeyince o acıyı çekmeye değmeyeceğini düşündüm.
 Bir soyulabilir soyulan maske deneyimi daha hüsranla sonuçlandı, çok üzgünüm. Tabi ürün bitene kadar dizlerim ve dirseklerimde kullanacağım, yüzümde beklentimi karşılamayan diğer maskeler gibi.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler

Devamını Oku »

Lady Speed Stick

lady-speed-stick-rollon


Merhaba

Galiba yaz geldi, sanırım yani:) Ben de henüz yazın başındayken bir roll on önerisi ile geldim. Lady Speed Stick. Aslında bu bu ürünün iki çeşidi var. Biri jel formunda, biri de fotoğrafta gördüğünüz gibi bu şekilde stick, sabun gibi dediğimiz cinsten. 
Bunu geçen yaz almıştım. Daha sonra jel olanı da aldım ancak tahmin ettiğim sonuç oldu. Ben jel olan koltuk altı ürünlerini sevmiyorum; kurumak bilmiyorlar. Lady Speed'in jeli de aynı şekilde ayarlaması çok zor deliklerden çıkan jeli. 
Neyse gelelim benim kullanmaya devam ettiğim Lady Speed Stick'e. Bu da kendi içinde iki çeşit bendeki fresh fusion.


Yukarıdaki anlatımımdan belli olduğu gibi çok sevdim bu ürünü. Sevdiğim özellikleri nelerdi hemen söyleyeyim. Bugüne kadar hiç bir kıyafetime leke yapmadı. Kokusu çok temiz ve asla beni tıkamıyor, biliyorsunuz koku hassasiyetim var. Bir de benzer ürünlerde dikkat ettiğim bir özellik var; kullandığınız parfümle roll on kokusu karışınca bir facia oluyor. Bunun kokusu ise sadece uygulandığı bölgede kalıyor. Gün boyu ter kokusunu önlüyor. Eğer ter kokunuz fazla olmuyorsa iki gün de kullanabilirsiniz yıkamadığınız sürece ancak stick formda olduğu için ben günlük kullanmanızı öneririm. İnanılmaz bereketli bir roll on.. Geçen yaz almıştım dediğim gibi ve hala kullanıyorum. aralarda farklı roll on kullandım ama çoğunlukla bunu kullandım.
İçerik konusunda çok güzel şeyler söyleyemeyeceğim. Piyasada satılan bir çok roll on gibi bu da aliminyum içeriyor. Eğer içerik sizin için çok önemli değilse ve stick koltuk altı ürünü kullanmayı seviyorsanız bir şans vermenizi öneririm. 8-9 lira gibi bir fiyatı var. 
Benim bir favori koltuk altı ürünüm daha var. Aslında jel yapıda ama inanılmaz başarılı. Onu tekrar edinip sizlerle mutlaka paylaşmak istiyorum, inşallah bulabilirim.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler
Devamını Oku »

Oriflame The One Featherlight Maskara

The-One-Featherlight-Maskara


Merhaba

İstanbul'un yaz gelmemiş Haziran ayından selamlar.
Bugün en sıradan, hafif makyajımın olmazsa olmazlarından biri olan bir maskara ile geldim. Oriflame The One Featherlight Maskara.
Makyaj sever herkesin renkli kozmetikte olmazsa olmazı muhakkak vardır. Benim ise maskara ve allıklar. Aldığım zaman bir kenarda beklesin, elimdekiler bitince açarım diyemiyorum. Aslında maskara gibi bazı kozmetik ürünleri çok kısa vadeli, yani 6 ay içinde tüketmeniz lazım. Hiç birşey olmazsa kuruyorlar performansları azalıyor. Bile bile açıp kullanmaya başlıyorum. Siz benim söylediklerimi yapın ama yaptığımı yapmayın:)
Gelelim The One Featherlight Maskara'nın vaatlerine ve benim deneyimime. 
Diyor ki: Topaklanma yapmaz, yapışma yapmaz mükemmel bir şekilde kirpikleri belirginleştirir ve uzatır. İçinde doğal ayçiçeği tohumu ve yaban mersini vaksları karışımı varmış bu sebeple de ultra hafif dokuluymuş.

The-One-Featherlight-Maskara

Fırçası yukarıda gördüğünüz gibi, uzun süredir de kullanıyorum. Vaatleri hemen hemen doğru. Uzatması tamam, yapıştırmaması da doğru. Bunun üzerine kıvırıp kaldırıyor. Benim kirpiklerim ünce ve düz. Öyle her maskara ile de anlaşamam. Her ne kadar takma kirpik etkisi veren maskaralar, yani kaşlara kadar kirpikleri uzatıp dolduran maskaralar tercihim olsa da bunu doğal duruşu sebebi ile sevdim. Kirpikler ipek gibi duruyor uygulandığında. Aşırı bir hacim vermiyor ama diğer olumlu özelliklerini ciddi anlamda sevdim. Gün içinde dökülme yapmadı. suya dayanıklılığını test etmedim, zaten öyle bir vaadi de yok:)
Bir daha alır mıyım? Eğer bir Oriflame temsilcisine denk gelirsem veya bir online alışveriş sırasında aklıma gelirse alabilirim. Ben aldığımda 30 lira civarıydı, hatta küsuratı vardı ama şimdi yazıyı hazırlamadan önce baktığımda bazı online alışveriş sitelerinde 16 liraya kadar düştüğünü gördüm.
Oriflame'ın bu serisinden denediğim tek üründür.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler



Devamını Oku »

Stick Lip Balm Yaptım:)

lip-balm-yapimi


Herkese Merhaba

Bugün farklı bir yazı ile geldim. Stick lip balm yapımı ama üretim bana ait değil. Bu bir DIY projesi mi onu da bilmiyorum. Ama ben yaptım:))
Yani şöyle izah edeyim. Lip balmların bir kısmı biliyorsunuz minik kutularda satışa sunuluyor. Bizler çok beğeniyoruz ancak ya parmaklarımızla ya bir aparatla kullanmak zorunda kalıyoruz. Benim gibi fazlaca lip balm kullanan biri için çok pratik olmayan bir durum. Biliyorum ki bir çok insan stick lip balm tercih ediyor. Hatta bu konudan tam buradaki lip balmlarım videomda da bahsetmiştim.
Ben de elimdeki, kutuda olan lip balmlardan birini stick yapayım bari dedim, eğer başarırsam sizlerle de paylaşabilmek için aşamaları fotoğrafladım.
Mutlaka daha önce yapan olmuştur ama ben denk gelmedim. Hemen nasıl yaptığıma geçeyim.

Malzemeler şöyle: boş bir stick ruj veya lipbalm kutusu, cezve, cam bir kase, çay kaşığı, enjektör ve tabi stick haline dönüştürülecek lip balm.



Öncelikle biten lip balm ambalajını iyice temizledim, kuruttum. Cam kaseye kaşıkla kutu içerisindeki lip balmı sıyırma yöntemi ile aktardım. Cezveye yarısına kadar su koyup, üzerine de cam kaseyi oturtup benmari usulü erittim. Kısa sürede eridi. Ardından enjektöre çekip, stick kutunun asansörünü tamamen kapatıp içine doldurdum. Bendeki kutu balm, biraz fazla geldi kalanı eski kutusunun içine geri gönderdim. Yaklaşık 10 dakika beklettim ve baktım olmuş:) Ardından yarım saat kadar da buzdolabının rafında beklettim ve  işlem tamam.

Bundan sonra yapısını ve işlevini beğendiğim kutu lip balmları almaya devam edeceğim, nasılsa stick yapmak zor değilmiş.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler
Devamını Oku »

Ayşegülle Makyaj Baby Shower Sponsorları



Yeniden Merhaba

Birkaç gün önce sizlere Ayşegülle Makyaj Baby Shower başlıklı bir yazı yazıp katıldığım bebek partisinden notlar iletmiştim. Bugün de organizasyonun sponsorlarından bahsedeceğim. Dilerseniz hemen başlayalım.

Dermokil 4 ürünü ile sponsorlar arasıdaydı. Bunlardan kil maskesini daha önce deneyimlemiş, tam burada deneyimimi yazmıştım. Diğer ürünleri de deneyim sonrası sizlerle paylaşacağım.


Biota 59 Elements organizasyona Tüy Azaltıcı Karınca Yumurtası Yağı ve Argan Yağı ile katılmıştı. Özellikle karınca yumurtası yağını merak ediyorum başladım bile. Daha önce başka bir markanın ürününü denemiş, memnun kalmamıştım.


Milk Shake ise saç köpüğü ve argan yağı ile katılmıştı. Marka ve ürünleri hakkında bilgi paylaştılar. Ben de özellikle bu köpüğü çok merak ediyorum.


La Roche Posay bir çok farklı ürün ile sponsorlar arasındaydı.

Diş macunlarını severek kullandığım Splat, ağız çalkalama suyu, Yves Rocher duş jeli ile katılmıştı. Cosmed selülit losyonu ile bizimleydi. Bu losyonu set olarak deneyimleyip yazmıştım tam burayı tıklayarak okuyabilirsiniz.

Hc Care ise yeni cilt bakım ürünlerinden Age Defens ile sponsorlar arasındaydı.

Organizasyonda sadece kozmetik ürünler yoktu tabi ki. Devam edelim bakalım daha kimler, hangi markalar sponsor olmuşlar.

Dr Oetker farklı ürünleri ile katılmıştı. İçlerinde Kekburger hemen denendi ve aile fertleri tarafından çok sevildi. 


Nutricia ise Lactamil ürünleri ile bizimle oldu. Bende küçük bebek olmadığından bebeği olan bir yakınıma ulaştı bile:)

Nefis Demet de sponsorlar arasındaydı. Aşağıda gördüğünüz ikramlık topların yanı sıra, bu toplardan oluşan dev bir kule göndermişti organizasyona.


High Genix markası ne kadar süredir var bilmiyorum ama ben tanışalı çok az bir süre oldu. Aspire isimli ürününü ve yağ sökücü ürününü sürekli alıyordum. Bu organizasyonda ise yeni ürünlerini de tanıdım. Bu ürünlerle ilgili deneyimlerimi de Hüzün Sarısı Saptamalar isimli yaşam blogumda daha sonra paylaşacağım.


Vissmate de hayatımıza hızlı giren markalardan. Çamaşır suyunu severek kullanıyorum ve bulabildiğim tek yer Biçen Market başka yerde denk gelmedim. Silikonlu temizleyicisini de çok sevdim, en çok da kokusunu:) Bu defa pas ve kireç çözücü ürünü yanında fırça ile bizlerleydi.


Tüm bu sponsorlar dışında Revox çekilişle 3 kişiye ürünlerinden oluşan set, VPleksi ise yine 6 kişiye çekilişle kendi ürünlerinden göndermişti.
Organizasyonun kurabiye sponsorları Cocosh_qurabiye Renklimerdanemm oldu.

Sanıyorum atladığım bir sponsor olmadı, hepsi bu kadar. 
Denemediğim ürünleri deneyip, deneyim sonuçlarını sizinle buradan paylaşacağım. Kozmeik ürünleri burada diğer ürünler ise yukarıda bahsettiğim yaşam blogumda.
Ayşegül'e bir defa da buradan emekleri için teşekkür ediyorum, güzel haberlerini bekliyorum; geri sayım başladı...
Yeni bir yazıda görüşmek üzer.
Sevgiler
Devamını Oku »