06 Eylül 2015
Tarihimizde bir kara leke daha! Hakkari'nin Dağlıca bölgesinde terör saldırısı. Açıklamalara göre 16 şehit 6 yaralı. Türkiye'min dört bir yanı yasta.
Peki neden azdı kudurdu bunlar bu kadar? Kimler suçlu? Devletin suçu ne kadar? Milletin suçu ne kadar? Medyanın suçu ne kadar?
Baktığım yerden gördüğümü anlatayım kısaca.
Hükumet bir çözüm süreci başlattı. O güne kadar yüzlerce binlerce vatandaşın canına kıymış insanlarla masaya oturdu el sıkıştı. O da yetmedi onlarla göz yaşı döktü! Bu ne kadar normal? Davos'ta gördüğümüz, bizi duygulandıran Tayyip Erdoğan duruşuna ne oldu?
Peki, çözüm süreci başladı. Bu pkk pislikleri için bulunmaz fırsattı, bu boşlukta iyice beslendiler her türlü. O arada seçim oldu Akp tek başına iktidar olamadı hdp meclise girdi. Burada suçlu kim? Millet! Akp tek başına iktidar olmasın diye, hdp ye baraj aştırmak için oylarını ona veren millet.
Ya medya? İşine nasıl gelirse. Dik duruş gösteremediler, halkı yanılttılar. Haberi yaptılar yorum kattılar, işlerine nasıl geldiyse.
Son durum ne? Her gün polis veya asker şehit veriyoruz. İyi mi böyle?
Akp'si Mhp'si Chp' hdp si yerin dibine batsın. Ben bugüne kadar oyumu hep MHP ye verdim saklayacak bir durum yok. Geçen gün akp li bir arkadaşım "sizin Devlet Bahçeli" diye cümle kurmaya başladı kurdurmadım. Çünkü ben MHP ideolojisinin taraftarıyım Devlet Bahçeli sempatizanı değil.
Diğer partilerden bahsetmişken; muhalefetin hiç mi suçu yok? Olmaz mı? Eğer sözlerinin arkasında durup, strateji belirleselerdi durum böyle mi olurdu?
Tarih 08 Eylül 2015 ne söylesek boş.
Şehitlerimiz ailelerine teslim edilmeye başlandı. Gördüklerimiz içler acısı. O yangınları hissedebilmek için vicdan lazım, olan anlar!
Gün birlik olma günüdür arkadaşlar. Provokasyonlara gelmeyelim. Sosyal medya bu konuda çok tehlikeli. Hangi taraf olursa olsun şişirme, abartma oluyor montaj yapılıyor, sempatizanlara sunuluyor. Özellikle 30 yaş altı gençler hemen etki altında kalıp başlıyorlar isyana. Hdp nin küçük oyunlarına gelmeyelim. Hepimizin aklı ve mantığı var, gözlemliyoruz okuyoruz. Kendimiz değerlendirip sonuca ulaşabiliriz öyle değil mi?
X partinin koltuk merakı hırsı vs bizim umurumuzda değil. Bize bir vatan emanet edilmiş, biz onu korumakla görevliyiz. Bayrağımız dalgalanmalı hepsi bu. Bu uğurda ne gerekiyorsa yapılmalı.
Çıkıp savaş ilan etsinler; kadın erkek çoluk çocuk gidip savaşalım. Bu millet bunu yaptı, yine yapar. 15 yaşında çocuklarla zafer kazanmışız biz. İçimizden hainleri silkeleyelim biz azalalım ama onlar bitsin! Bayrak dalgalansın vatan sağolsun! Ama bilelim, kalleşçe vurulmayalım!
Yaşadığımız şu son felakette bir hadise var ki akıllara zarar! Çok sevgili imparator Fatih Terim bir gaf yapıyor böyle birşey olamaz. "bu galibiyet şehitlerimize armağan olsun!" bu ne demek, biri izah edebilir mi bana? İdrak yeteneği herkese nasip olmuyor ne yazık.
İki gündür bir çok insan dağılmış durumda. Ben ki kolay kolay sosyal medyada böyle polemiklere girmem; en yakın arkadaşımla tartıştım hiç durmadan paylaşım yaptım hatta ağzımı bozdum, açık açık söylüyorum. Benim de bir sabrım var ve ben o sabrın bitiş noktasına geldim.
Peki şimdi ne olacak? Devlet cephesinde 1 Kasım'a kadar bir hareket olacağını düşünmüyorum. Ondan sonra çıkacak sonuç ne olursa olsun kabus olacak belirteyim. Düşünmek bile istemiyorum.
Millet cephesinde ne olacak? Herkes herşey rutine dönecek. Kararmış veya Türk bayrağı olarak değişmiş profil fotoğrafları eski haline gelecek. Sayıp sövmeler yavaş yavaş bitecek. Sadece şehit evlerinde ateş yanmaya devam edecek, ömür boyu. Ta ki yeni şehit haberleri alana kadar. Sonra döngü devam etsin. İsyanlar, küfürler beddualar filan.
Aslında içimden geçen çok fazla şey geliyor, yazayım çizeyim anlatayım ama şerefsizleri sevindirmenin bir alemi yok. Onlar Türk tarihini iyi bilirler. Türk'ün gücünü de öyle. İçimizde elbette haini vardır onları da örgütle gömeriz biter.
Son sözlerim bakın nereden?
Bastığın yerleri "toprak!" diyerek geçme tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen, şehid oğlusun incitme yazıktır atanı;
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.
Devamını Oku »