Haftanın Blogu -5-

Merhaba Arkadaşlar;

Yine bir pazar günü yine Hüzün Sarısı'nda haftanın blogu günü.

Bugün yine bir kozmetik blogu ile tanıştıracağım sizi. Aktif ve genç bir blogger. Yazdığı ürünlerin allayıp pullamadan yazan, olduğu gibi yazan bir blogger. 

Sadece firma gönderileri değil cebinden harcayıp ürün alıp kullanıp, takipçileri ile paylaşan bir blog yazarı. Tatli dilli, samimi ve takipçileri ile ilişkileri iyi bir blogger.

Aslında çok aksilikler yaşadı blog ile ilgili. Bunlardan sonuncusu 1000 e yakın takipçisi varken, hiç sebepsiz blogu silindi. Bir ara sanki "yazmasam" gibi birşey hissettim onda ve hemen aradım "bu camiaya senden çok lazım, zaten elimizde az var sen de gitme" deyip bir saat kadar kitledim telefonda:) Çünkü hem yazdıklarına güvendiğim hem de kişiliğine güvendiğim biri. 

Oysa ben onu hiç görmedim. Sadece üç ortak olayımız oldu. İkisinde maddi, birinde manevi kazancı reddedip tavrını koyabildi gencecik yaşında. Ve ben onunla her yola çıkılabileceğini düşünüyorum bu da çok net. Keşke İstanbul'da olsaydı. Artık buradan hayırlı bir kısmet çıksın, İstanbul'a gelin gelsin diye dua etmekten başka çarem kalmadı:))

Tanıyanlar buraya kadar anlattıklarımdan kim olduğunu anladı zaten. Evet Kızsal Şeyler den bahsediyorum. Şu sıralar bir sağlık sorunu yaşıyor ama geçici bir durum, dilerim çok kısa zamanda tedavisi biter. 

Eğer blogu takip etmiyorsanız bir uğrayın, bakın inceleyin derim. Zaten yazılarından samimiyetini anlayacaksınız.

Tekrar görüşmek dileği ile...

Sevgiler